- mal yapmak
- servet sahibi olmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
mal — is., Ar. māl 1) Bir kimsenin, bir tüzel kişinin mülkiyeti altında bulunan, taşınır veya taşınmaz varlıkların bütünü Mal vardı, mülk vardı. At vardı, araba vardı. Ö. Seyfettin 2) Büyükbaş hayvan Boz atlar yağız değildi, artık; mallar erimiş,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
İ'MAL — Yapmak. İşlemek. İhdas eylemek. * Kullanmak. * Zabt, idare ve hâkimlik etmek. * Fık: Sözü mühmel bırakmayıp bir mâna ile mukayyed ve yüklü eylemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
deve yapmak — başkasının malını kendine mal etmek Onu soyup soğana çevirecek, babasından kalan evleri, dükkânları birtakım maceralar yüzünden deve yapacaktı. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ara — is. 1) İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, açıklık, aralık, boşluk, mesafe 2) İki olguyu, iki olayı birbirinden ayıran zaman, fasıla 3) Kişilerin veya toplulukların birbirine karşı olan durumu veya ilgisi Öğrenciyle öğretmenin arasının daima iyi … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilmek — nsz, ir 1) Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak Bu adam, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan, bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandır. H. Taner 2) i Bir bilim veya sanat dalında yeterli olmak Yani kısacası … Çağatay Osmanlı Sözlük
kakalamak — 1. i 1) Kakmak Kakalamaktan parmak uçları delik deşik terzi çırakları, kalfalar... A. İlhan 2) Sürekli çekiştirmek, itmek, kakıp durmak 3) mec. Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak 2. nsz Kaka yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
madde — is., Ar. mādde 1) Duyularla algılanabilen nesne 2) Bir cismi oluşturan öge, öz Cam yapmak için silisli maddeler kullanılır. 3) Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm… … Çağatay Osmanlı Sözlük
proje — is., Fr. projet 1) Tasarlanmış şey, tasarı Babamın İstanbul seferi projesi kız kardeşimle bana değil, anneme de ciddi görünüyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Değişik alanlarda önceden plan ve programa alınmış, maliyeti hesaplanmış, kurum ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
zengin etmek — çok mal ve para sahibi yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
FİKR-İ İNFİRADÎ — Tek başına olmak fikri, istişâresiz iş yapmak. Bir şeyi sâde kendine mal etmek fikri, hodgâmlık. (Bak: Himmet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük