ayağa fırlamak — hızla ayağa kalkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
cinleri ayağa kalkmak — sinirlenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ay üstüne kalkmak — ayağa kalkmak … Beypazari ağzindan sözcükler
dikilmek — ayağa kalkmak … Beypazari ağzindan sözcükler
şavaklamak — ayağa kalkmak, yükselmek … Beypazari ağzindan sözcükler
ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gezmek — nsz, er 1) Hava alma, hoş vakit geçirme vb. amaçlarla bir yere gitmek, seyran etmek Tek başına buralarda gezdiği hâlde aradığını bulamıyordu. O. C. Kaygılı 2) Bir yerde dolaşmak, yürümek Kunduralarını çıkarır, satar, yalın ayak gezerdi. S. F.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yekinmek — nsz, hlk. 1) Davranmak, olduğu yerden fırlamak, ayağa kalkmak, kalkmak için hareket etmek, kımıldamak Nihayet içlerinden biri yekindi, okumakta devam etti, ötekiler sustular. M. Ş. Esendal 2) mec. Gereğinden fazla gayret sarf etmek Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cin — 1. is., İng. gin Buğday, arpa, yulaf vb.nden elde edilen ve ardıçla kokulandırılan bir tür alkollü içki, ardıç rakısı Birleşik Sözler cin darısı cin mısırı 2. is., din b., Ar. cinn 1) Dinî inanışa göre duyularla kavranamayan, insanlar gibi irade… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dinelmek — nsz, hlk. 1) Ayakta durmak 2) Ayağa kalkmak, dik durmak 3) e, mec. Karşı koymak, kafa tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük