- işe yaramak
- elverişli olmak
Bunları ezberledik de ne oldu? Hiç! Ne o günlerde işimize yaradı, ne de ondan sonra.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bunları ezberledik de ne oldu? Hiç! Ne o günlerde işimize yaradı, ne de ondan sonra.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
eme yaramak — işe yaramak, yararlı olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaramak — e 1) Bir şey yararlı olmak, yarar sağlamak Kuru lafın işe yarayacağına hiç aklı ermedi. Ö. Seyfettin 2) Bir iş için uygun olmak, kullanılır olmak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yaramamak yarasın! … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
makbule geçmek — çok beğenilmek, hoşa gitmek, işe yaramak O vakit o kış kıyamette / Ne kadar makbule geçer tatlı. B. Necatigil … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasak savmak — 1) bir nesne, bir gereksinimi geçici olarak karşılamak, şimdilik işe yaramak Bu boyun bağı eskimiş ama bugünlük yasak savar. 2) bir işi hatır için, gönülsüz olarak üstünkörü yapmak Bunu da yasak savar gibi değil, yararlı olmak kaygısı ile yani… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sadr — (A.) [ رﺪﺹ ] 1. göğüs. 2. baş. 3. başköşe. 4. sadrazam. ♦ sadra şifa vermek işe yaramak, rahatlatmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İRFAK — Fayda vermek, işe yaramak. Kolaylık ve mülâyemetle tutmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük