- gözlerini belertmek
- gözlerini, akı çok görünecek biçimde açmak
... birisinin âşıklı maşuklu bir masal söylediğini işitti mi karşısında apışıp gözlerini belertiyordu.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
... birisinin âşıklı maşuklu bir masal söylediğini işitti mi karşısında apışıp gözlerini belertiyordu.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gözünü ağartmak — gözlerini belertmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük