besleme kız — is. Besleme Besleme kız utandı, bütün kanı yüzüne çıktı, hemen ayağa kalktı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
besleme basıncı — is., fiz. Bir ölçme aletinin besleme girişinde sağlanması gereken basınç … Çağatay Osmanlı Sözlük
besleme gerilimi — is., fiz. Bir aletin veya aracın elektrik besleme uçlarında istenen gerilim … Çağatay Osmanlı Sözlük
beşleme — is. 1) Beşlemek işi 2) ed. Tahmis … Çağatay Osmanlı Sözlük
besleme basın — is. Çıkar uğruna, herhangi bir kuruluşun veya iktidardaki güçlerin görüşlerini savunan basın … Çağatay Osmanlı Sözlük
besleme noktası — is., fiz. Elektrik enerjisinin bir şebekeden diğer bir şebekeye iletildiği nokta … Çağatay Osmanlı Sözlük
besleme gibi — giydiğini kendine yakıştıramayan (kız) … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana besleme hattı — is., fiz. Ana anahtar, üreteç barası veya çevirgeç barasından ana dağıtım merkezine gelen besleme hattı … Çağatay Osmanlı Sözlük
geri besleme — is., fiz. Bir düzeneğin çıktısından alınan kuvvetin veya bilginin bir bölüğünün o düzeneğin girdisi ile bağlaşımı … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAKVİT — Besleme. Tagaddi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük