- alçı taşı
- kevkeb elarz, senk-i dirahşan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
alçı taşı — is., min. Toprak içinde katman olarak bulunan ve pişirilip toz durumuna getirilerek alçı yapmaya yarayan hidratlı kalsiyum sülfat, jips … Çağatay Osmanlı Sözlük
alçı — is. Alçı taşının pişirilip toz durumuna getirilmesinden elde edilerek yapılarda, sanatta, mimarlıkta ve dişçilikte kullanılan madde Birleşik Sözler alçı kalıp alçı levha alçıpan alçı taşı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
sazınçı taşı — alçı taşı III, 375 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
CASS — Alçı taşı. * Kireç … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NÜVRE — Alçı taşı. * Kireçten yapılan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
taş — is. 1) Kimyasal veya fiziksel durumu değişiklikler gösteren, rengini içindeki maden, tuz ve oksitlerden alan sert ve katı madde Kireç taşı. Oltu taşı. 2) sf. Bu maddeden yapılmış, bu maddeden oluşmuş 3) Bazı yerlerde ve işlerde kullanılmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kireç — is., ci, Far. gireç 1) Mermer, tebeşir, kireç taşı, alçı taşı gibi birçok taşın özünü oluşturan kalsiyum oksit, (CaO) Duvarlar kireç badanalı idi. S. F. Abasıyanık 2) Kalsiyum hidroksit, Ca(OH) Birleşik Sözler kireç fabrikası kireç kaymağı kireç… … Çağatay Osmanlı Sözlük
jips — is., min., Fr. gypse Alçı taşı … Çağatay Osmanlı Sözlük
bur — çukur yer, delik, dişik, tarla, tabaşir, kır at, alçi taşı, ahek, şura … Çağatay Osmanlı Sözlük
CİBS — Kansız, hissiz. Hayırsız, alçak kimse. * Alçı taşı, kireç … Yeni Lügat Türkçe Sözlük