- bitmek
- yazmak, tahrir, terkim(bitmak)nabit, neşv-u nema bulmak, yazmak, bitilmek, halas olmak, tükenmek, yapılmak, îmal olmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bitmek — 1. nsz, er 1) Bitki, tüy, saç vb. şeyler çıkıp yetişmek Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda? F. R. Atay 2) Beklenmedik zamanda ortaya çıkmak Aynı anda sahnenin her yerinde birden bitiyor, bir şarkıcıdan çok bir göz bağcıya benziyordu.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bitmek tükenmek bilmemek — bir türlü sonu gelmemek, eksilmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
berabere bitmek — oyun veya yarışma aynı sayının alınmasıyla sonuçlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eriyip bitmek — üzüntü ve sıkıntıdan çok zayıflamak O zaman da ben kahır yüzünden eriyip bitmiş olacağım. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
pili bitmek — 1) aşırı yaşlanmak Seksenini aştıktan sonra da pili bittiği için doğal bir ölümle öldü. T. Uyar 2) gücü kuvveti kesilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mantar gibi (yerden) bitmek — birdenbire veya kendiliğinden ortaya çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakalı bitmek — tkz. (bir işin) bir iş sürüncemede kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepesinde bitmek — 1) (birinin) istenmediği hâlde birinin yanına gelip ayrılmak istememek, türlü isteklerle canını sıkmak, rahatsız etmek 2) (birinin) ansızın yanına gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş (birinde) bitmek — işin bitmesi veya sorunun çözümü birine bağlı olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş (birinden) bitmek — işin sonuçlanması ondan beklenilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük