- bitmek
- 1. nsz, -er
1) Bitki, tüy, saç vb. şeyler çıkıp yetişmek
Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda?
- F. R. Atay2) Beklenmedik zamanda ortaya çıkmak2. nsz, -erAynı anda sahnenin her yerinde birden bitiyor, bir şarkıcıdan çok bir göz bağcıya benziyordu.
- M. Mungan1) TükenmekDün akşam param bitmişti.
- S. F. Abasıyanık2) Sona ermekKıran kırana bir güreş bitmiş, Büyük Millet Meclisi, Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmiştir.
- T. Buğra3) mec. Çok yorulmak4) mec. Güçsüz kalmak, çok zayıflamak5) -e, argo Çok sevmek, bayılmak, beğenmekBuğulu bir sesi var. Ben böyle sese biterim.
- H. TanerBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bitmek — yazmak, tahrir, terkim (bitmak) nabit, neşv u nema bulmak, yazmak, bitilmek, halas olmak, tükenmek, yapılmak, îmal olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bitmek tükenmek bilmemek — bir türlü sonu gelmemek, eksilmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
berabere bitmek — oyun veya yarışma aynı sayının alınmasıyla sonuçlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eriyip bitmek — üzüntü ve sıkıntıdan çok zayıflamak O zaman da ben kahır yüzünden eriyip bitmiş olacağım. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
pili bitmek — 1) aşırı yaşlanmak Seksenini aştıktan sonra da pili bittiği için doğal bir ölümle öldü. T. Uyar 2) gücü kuvveti kesilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mantar gibi (yerden) bitmek — birdenbire veya kendiliğinden ortaya çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakalı bitmek — tkz. (bir işin) bir iş sürüncemede kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepesinde bitmek — 1) (birinin) istenmediği hâlde birinin yanına gelip ayrılmak istememek, türlü isteklerle canını sıkmak, rahatsız etmek 2) (birinin) ansızın yanına gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş (birinde) bitmek — işin bitmesi veya sorunun çözümü birine bağlı olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş (birinden) bitmek — işin sonuçlanması ondan beklenilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük