- sızmak
- nakş ve hak etmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sızmak — sızmak, erimek; (güneş) belirmek, ucu görünmek; arıklamak, zayıflamak II, 9, 10; III, 182 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
sızmak — nsz, ar 1) İnce aralıklardan veya gözeneklerden az miktarda ve belli olmadan yavaş yavaş akmak, çıkmak Cam kenarlarından sızacak esintiyle hasta olacağından korkar. S. Birsel 2) Gizli tutulan haber, sır vb. şeyler duyulmak, yayılmak 3) Herhangi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
azımak — sızmak; gürültüden ağır duyar olmak, II I, 253 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
NEŞF — İçmek, suyu emerek içmek. * Sızmak. Sünger gibi sızmak. * Suyu çekmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaçmak — e, ar 1) Hızla koşup bir yere saklanmak Bir tehlike sezdiğin anda hemen eve kaçarsın. H. R. Gürpınar 2) nsz Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek Silahını hatta başındaki şapkasını bırakıp kaçıyor. R. E. Ünaydın 3) den… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sızma — is. 1) Sızmak işi 2) Kapı, pencere aralıklarından oda havasının değişmesi 3) sf. Sızdırılmış Sızma zeytinyağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
zıbarmak — nsz 1) Ölmek, gebermek Kulağından tutup atarız içeriye, zıbarana kadar kalır orada. T. Yücel 2) hkr. Uyumak, çok içip sızmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
su etmek — den. bir geminin içine herhangi bir yerinden su girmek veya su sızmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
siñişmek — çekilmek; başkasının parçaları arasına sinip sızmak (akarlar için) III, 394 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini