taslak

taslak
çıplak; tasarlanmış

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • taslak — tàslak m <N mn tàslaci> DEFINICIJA reg. 1. materijal u neobrađenom stanju (npr. drvo) 2. grubi plan; nacrt, skica, kroki ONOMASTIKA pr. (nadimačko): Tàslak (250, Metković, sred. Dalmacija, Zagreb) ETIMOLOGIJA tur …   Hrvatski jezični portal

  • taslak — is., ğı 1) Bir şeyi, bir sanat veya edebiyat eserini ana çizgileriyle, türlü bölümleriyle belirten ön çalışma, eskiz Evet diye devam ettim, hikâyen henüz taslak hâlinde. R. H. Karay 2) mec. Usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deneme — is. 1) Denemek işi, sınama, deneyim, tecrübe Bunun deneme olduğunu müdürden başka kimseye söylemediği için ilk deneme fabrikayı birbirine kattı. H. Taner 2) sf. Son biçimini bulmamış, taslak durumunda olan 3) ed. Herhangi bir konuda yeni ve… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • diyagram — is., Fr. diagramme 1) Herhangi bir olayın değişimini gösteren grafik 2) bit. b. Bir çiçeğin bütün ayrıntılarını gösteren taslak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • eskiz — is., Fr. esquisse Taslak Fuayede eski afişler, eski oyunlarından dekor eskizleri var. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karalamak — i 1) Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek Duvarı karalamışlar. 2) Bir yazının üzerini çizerek onu geçersiz kılmak Son iki satırı karalamalı. 3) Taslak olarak yazmak veya çizmek Defteri elime alıp şu iki sayfalık yazıyı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karikatür — is., Fr. caricature 1) İnsan ve toplumla ilgili her tür olayı konu alarak abartılı bir biçimde veren, düşündürücü ve güldürücü resim Bu çehreye öyle bön, öyle kaba bir hâl çökmüştü ki hiçbir karikatür bunu tasvir edemez. R. N. Güntekin 2) mec.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • maket — is., Fr. maquette Mimarlıkta, sanayide ve bazı sanat dallarında yer alan eserlerin taslak durumundaki küçük örneği Servet Bey, benim maketleri incelemekle meşguldü. R. N. Güntekin Birleşik Sözler maket bıçağı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • müsevvit — is., di, esk., Ar. musevvid 1) Müsvedde yapan kimse Müsevvit, bir tezkerenin müsveddesini yapan kâtibin unvanıdır. R. H. Karay 2) Taslak yapan kimse Birleşik Sözler başmüsevvit …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oylumlama — is. 1) Oylumlamak işi 2) Kil, bal mumu gibi kolayca biçimlendirilebilen maddelerin yapılacak heykellere model hazırlamak üzere hacimli olarak biçimlendirme, taslak yapma, modelaj …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”