- yalanlamak
- parlamak, direhşan olmak; yalvarmak, rica etmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yalanlamak
Look at other dictionaries:
yalanlamak — i Haber veya sözün gerçek olmadığını bildirmek, yalan olduğunu açıklamak, tekzip etmek İstemeden o romantik âşığın yarattığı imajı yalanladılar. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
tekzip etmek — yalanlamak, doğru olmadığını açıklamak Öyle bir şey uydur ki çabuk tekzip edilemesin. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalgandurmak — yalanlamak III, 116 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
TEKZİB — Yalanlamak. Bir işe inanmayıp inkâr etmek. Yalan olduğunu söylemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
reddetmek — nsz, der, Ar. redd + T. etmek 1) Verilen veya yapılması istenen bir şeyi kabul etmemek, geri çevirmek Kendisine evlenme teklif ettim, reddetti. S. F. Abasıyanık 2) den Aileden olan birini aileden bir kişi olarak saymamak, tanımamak Evlatlıktan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalanlama — is. 1) Yalanlamak işi 2) Söylenen, söylendiği iddia edilen bir sözün, yazılan bir yazının yorumunda yapılan yanlışlığı söz veya yazıyla düzeltme, tekzip Üç gün sonra, Vatan ın birinci sayfasında bir yalanlama çıkmaz mı? Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
tekzîb — (A.) [ ﺐیﺬﮑﺕ ] yalanlama. ♦ tekzîb edilmek yalanlanmak. ♦ tekzîb etmek yalanlamak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TEFNİD — Tekzib etmek, yalanlamak. * Zayıflatmak. * Aciz etmek. * Korkutmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
