birleştirme

birleştirme
is.
Birleştirmek işi veya durumu

Sen yardımla menfaati birleştirmenin usulünü bulmuşsun.

- M. Yesari

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • tevhid — birleştirme …   Hukuk Sözlüğü

  • TELFİK — Birleştirme, ekleme. İstif. * Bir yere getirip ulaştırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kurgu — is. 1) Bir şeyin zembereğini kurmak için kullanılan araç, anahtar 2) Zembereğin kurulmuş olma durumu Saatin kurgusu bitmiş. 3) Bir bütün oluşturmak için parçaları takıp birleştirme işi, montaj Demir fabrikasının kurgusu bitti, işletmeye açıldı.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Turkish grammar — This article concerns the grammar of the Turkish language. A companion to this article is Turkish vocabulary. Three features that, together, distinguish Turkish from many other languages are the following: #Turkish is highly agglutinative: its… …   Wikipedia

  • bağdaştırmacılık — is., ğı, anat. 1) Farklı kökenlere sahip değişik kültür özelliklerini birleştirme veya kaynaştırma işi 2) fel. Pek çok değişik öğretiyi birleştirmeyi amaçlayan felsefi veya dinî öğreti …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • birleştirebilmek — i, le Birleştirme imkânı veya olasılığı bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • birleştirilmek — nsz Birleştirme işi yapılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • birleştiriş — is. Birleştirme işi veya biçimi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • buat — is., fiz., Fr. boite Elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak veya akımı bir veya daha fazla kola ayırmak için kullanılan kutu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • düşünme — is. 1) Düşünmek durumu, tefekkür 2) fel. Duyum ve izlenimlerden, tasarımlardan ayrı olarak aklın bağımsız ve kendine özgü durumu 3) fel. Karşılaştırmalar yapma, ayırma, birleştirme, bağlantıları ve biçimleri kavrama yetisi Birleşik Sözler düşünme …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”