bogum — boğum I, 399bkz: bogım, bogun … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
boğum boğum — sf. Çok boğumlu Sanki Çakır ın boğum boğum bileğini muayeneye alan genç adam bu değildi. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
Bogum — Symphonia (CR,P) … EthnoBotanical Dictionary
boğum — bend, girih, ukda, pivend, büküm … Çağatay Osmanlı Sözlük
bogım — boğum I, 395bkz: bogum, bogun … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bogun — boğum I, 399bkz: bogım, bogum … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
boğmak — boğum yeri, bend, halka, ukda … Çağatay Osmanlı Sözlük
boğumlanmak — nsz 1) Boğum oluşmak, boğum boğum olmak 2) Bir ses çıkarmak için ses yolunun herhangi bir yerinde daralma veya kapanma olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Candomblé — (pronounced IPA|/kɐ̃dõˈblɛ/)is an African originated or Afro Brazilian religion, practiced chiefly in Brazil. The religion largely originated in the city of Salvador, the capital of Bahia. Although Candomblé is practiced primarily within Brazil,… … Wikipedia
Wulf and Eadwacer — is an Old English poem of famously difficult interpretation. It has been variously characterised, (modernly) as an elegy, (historically) as a riddle, and (in speculation on the poem s pre history) as a song or ballad with refrain. The poem s… … Wikipedia