bily - bok
- bir dikişte
- bir dirhem
- bir dirhem bal için bir çeki keçiboynuzu çiğnemek
- bir dirhem et bin ayıp örter
- bir dokun bin ah işit (veya dinle) (kâseifağfurdan)
- bir dolu
- bir don bir gömlek
- bir dönüm güzlük on dönüm yazlığa bedeldir
- bir dostluk kaldı!
- bir dudağı yerde bir dudağı gökte
- bir düzine
- bir düziye
- bir el
- bir el bir eli yıkar, iki el bir yüzü yıkar
- bir elden
- bir eli yağda bir eli balda (olmak)
- bir elin nesi var, iki elin sesi var
- bir elin sesi çıkmaz
- bir elini bırakıp ötekini öpmek
- bir elle verdiğini öbür elle almak
- bir elmanın yarısı o, yarısı bu
- bir evcikli
- bir fende kazık kakmak (veya çakmak)
- bir fincan (veya bir acı) kahvenin kırk yıl hatırı vardır
- bir fit bin büyü yerine geçer
- bir gecelik
- bir gıdım
- bir gömlek aşağı
- bir gömlek fazla eskitmiş olmak
- bir görüş bir kör biliş
- bir göz
- bir göz ağlarken öbür göz gülmez
- bir göz gülmek
- bir gözeli
- bir gözeliler
- bir gün evvel
- bir günden bir güne
- bir günlük beylik beyliktir
- bir güzel
- bir hâl olmak