kota - kupk
- kulağı tetikte
- kulağı tıkalı
- kulağına çalınmak
- kulağına çarpmak
- kulağına fısıldamak
- kulağına gelmek
- kulağına girmemek
- kulağına gitmek
- kulağına inanmamak
- kulağına kar suyu kaçırmak
- kulağına kar suyu kaçmak
- kulağına koymak (veya sokmak)
- kulağına küpe olmak (veya etmek)
- kulağına söylemek
- kulağını açmak
- kulağını bükmek
- kulağını çekmek
- kulağını çınlatmak
- kulağını doldurmak
- külah
- külah giydirmek
- külah kapmak
- külah peşinde olmak
- külah takmak
- külahçı
- külahıma anlat!
- külahımsı
- külahını havaya atmak
- külahını ters giydirmek
- külahları değiştirmek (veya değişmek)
- külahlı
- külahsı
- külahsız
- kulak
- kulak altı bezi
- kulak arkası (veya ardı) etmek
- kulak asma!
- kulak asmak
- kulak çivisi
- kulak davulu