kanı - karı
- kapaklı
- kapaklık
- kapaksız
- kapalı
- kapalı bölge
- kapalı çarşı
- kapalı devre
- kapalı duruşma
- kapalı duruşma yapmak
- kapalı geçmek
- kapalı gişe
- kapalı görüş
- kapalı hava
- kapalı hece
- kapalı kalp ameliyatı
- kapalı kutu
- kapalı olmak
- kapalı oturum
- kapalı rejim
- kapalı tohumlular
- kapalı toplum
- kapalı tribün
- kapalı yer korkusu
- kapalı yetişmek
- kapalı yüzme havuzu
- kapalılık
- kapalmak
- kapama
- kapamaç
- kapamacı
- kapamak
- kapamak
- kapan
- kapan
- kapan duygu
- kapan kapana
- kapan kurmak
- kapana düşmek (veya girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
- kapana düşürmek (veya kıstırmak)
- kapana sıkıştırmak