eyer boşaltmak — 1) cirit oyununda hedef olmaktan kurtulmak için eyer üzerinde sağa sola eğilmek 2) saldırıları boşa çıkaracak önlemler almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
safra boşaltmak — den. deniz aracına yüklenen safra dışarı atılmak, çıkarılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüreğini boşaltmak (veya dökmek) — derdini, üzüntüsünü anlatarak hafiflemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
içini boşaltmak — 1) sıkıntı ve derdini söylemek 2) öfkesini açığa vurmak 3) banka, şirket vb.ni yasal görüntü verip soymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
boşatmak — boşaltmak; çözmek, çözülmek, b ırakılmak, (kadın) boşatmak II, 306, 307 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
koturmak — boşaltmak, aktarmak II, 71, 72,164 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
dökmek — i, er 1) Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak İhtiyar karısı pırıl pırıl kalaylı maşrapa ile ona su dökecek. S. F. Abasıyanık 2) Belli bir yere boşaltmak Sigara tablasını dökmek. 3) Akıtmak, düşürmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aksırmak — nsz Burun zarlarının gıcıklanması ile solunum kaslarının birdenbire kasılması üzerine, ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşaltmak, hapşırmak Açığa aksır, mikropları üstümüze savurma. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
boşaltıvermek — nsz Çabucak veya anısızın boşaltmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
boşaltma — is. Boşaltmak işi Bir yandan hizmetçiler yemek sofrasını sökerek büyük bir salonu boşaltmaya çalışıyorlardı. H. C. Yalçın Birleşik Sözler boşaltma havzası hava boşaltma makinesi … Çağatay Osmanlı Sözlük