büyükbaş

büyükbaş
is.
Sığır, manda vb. kasaplık hayvanlara verilen genel ad

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • Propolis — is a resinous mixture that bees collect from tree buds, sap flows, or other botanical sources. It is used as a sealant for unwanted open spaces in the hive. Propolis is used for small gaps (approximately mm to in|6.35 or less), while larger… …   Wikipedia

  • Benabil — Binebil (türk. Bülbül oder auch Benabil) ist ein kleines türkisches Dorf 12 km östlich und 3/4 Stunden von Mardin entfernt. Es liegt an den südlichen Abhängen des Tur Abdin unterhalb einer etwa 200 m hohen Felswand. Oberhalb des Dorfes liegt das… …   Deutsch Wikipedia

  • Binebil — (türk. Bülbül oder auch Benabil) ist ein kleines türkisches Dorf 12 km östlich und 3/4 Stunden von Mardin entfernt. Es liegt an den südlichen Abhängen des Tur Abdin unterhalb einer etwa 200 m hohen Felswand. Oberhalb des Dorfes liegt… …   Deutsch Wikipedia

  • Ensemble Al-Kindî — Pour les articles homonymes, voir Al Kindi (homonymie). L’Ensemble Al Kindî est une formation musicale syrienne fondée en 1983 par Julien Bernard Jallal Eddin Weiss et dépositaire des traditions des chants classiques arabes, sacrés ou profanes.… …   Wikipédia en Français

  • ahır — is., Far. āḫūr Evcil büyükbaş hayvanların barındığı kapalı yer, hayvan damı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ahıra çekmek ahıra çevirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bumbar — is., Far. mebār, mubār 1) Büyükbaş ve küçükbaş hayvanların kalın bağırsağı 2) Bu bağırsağa ciğer, kıyma, pirinç veya bulgur doldurularak yapılan yemek Bumbar dolması. 3) Soğuğun girmesini önlemek için kapı ve pencere aralıklarına takılan, içi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyük — sf., ğü 1) Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı Büyük ağaçların altında, gazinoya doğru gidiyoruz. Y. Z. Ortaç 2) Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram) Büyük bir cevap sıkıntısı geçirdikten sonra itiraf etti …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deli dana hastalığı — is. Büyükbaş hayvanlarda görülen, bulaşıcı ve öldürücü bir hastalık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dil — 1. is. 1) Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki... Y. Z. Ortaç 2) Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”