cızgı — çizgi … Beypazari ağzindan sözcükler
cizgi — bax xətt 2. Kosa dik bir cizgi çəkir, sonra yanlardan onu qarmaqla bağlayır. S. R.. Gözlərinin kənarlarından gicgahlarına doğru uzanan cizgilər onu daim gülümsər göstərirdi. M. Rz … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
çizgi ölçek — is., ği Plan veya haritanın alt köşesinde yatay bir çizgi ile gösterilen, harita üzerindeki uzunluğun gerçekte ne kadar uzunluğa karşılık olduğunu belirten ve bunun çizgi üzerinde işaretlenmesiyle elde edilen ölçek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi çekmek — 1) bir noktayı hat biçiminde çeşitli yönde uzatmak 2) mec. bitirmek, sona erdirmek Tüm Müslümanlar aralarındaki kızgınlıklara, kinlere, o gün bir çizgi çekeceklerdi. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi im — is. Malın değişik özelliklerini ve fiyatını belirten, elektronik aygıtların okuyabileceği biçimde düzenlenmiş etiket, barkod … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi film — is., sin., TV Bir konuyla ilgili olarak karakterlerinin hareketlerini belirtecek biçimde art arda çizilmiş resimlerden oluşan sinema filmi … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi hakemi — is., sp. Voleybolda topun veya ayağın çizgiye temas durumunu belirlemekle görevli hakem … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi resim — is., smi Yalnız çizgilerle yapılmış resim … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi roman — is. Konuyu ve olaylar zincirini kesintisiz olarak resimleme yöntemiyle okuyucuya sunan roman … Çağatay Osmanlı Sözlük
ana çizgi — is., mat. Belli bir kurala göre yürütülerek bir biçimin oluşmasına yarayan çizgi … Çağatay Osmanlı Sözlük