ek ders

ek ders
is., eğt.
Haftalık zorunlu ders yükünün dışında kalan ders

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • ders — Ders, m. Que aucuns escrivent et prononcent Day, mais abusivement, est proprement le tapis dossier, d estoffe riche et legere, lequel pendant en surciel quarré sur l endroit de la table du Roy, ou autre Prince souverain, où ils s asséent pour… …   Thresor de la langue françoyse

  • ders — dȅrs m DEFINICIJA reg. 1. predavanje, lekcija 2. nastava ETIMOLOGIJA tur. ← arap. därs …   Hrvatski jezični portal

  • ders — is., Ar. ders 1) Öğretmenin öğrenciye belirli bir sürede verdiği bilgi Mektepten kaçmıyor, bazı derslerden zevk alıp saatlerce çalıştığım oluyordu. S. F. Abasıyanık 2) Bu bilgi aktarımı için ayrılan süre Dersin bitmesine beş dakika var. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders — flan·ders; flin·ders; glan·ders; hud·ders·field; jan·ders; jaun·ders; mal·an·ders; sal·len·ders; san·ders; saun·ders·wood; …   English syllables

  • ders vermek — 1) öğretmek, yetiştirmek İyi konuşurdu, ders vermek sanatını bilirdi. 2) azarlamak, sert davranmak, sert bir karşılıkla yola getirmek Evvela kendi kendisini cezalandırdı, sonra kendisi gibi yaşamak istemeyenlere ders verdi. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders' — lü·ders ; lue·ders ; …   English syllables

  • DERS-İ AMM — Bir medreseyi bitirdikten sonra, tâbi tutulan imtihan sonunda medrese talebelerine ders vermek salâhiyetini kazanan. * Asistan. * Herkese ders vermeğe salâhiyetli âlim …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ders dışı — sf. Ders saati ve konusu dışında olan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders içi — sf. Ders saati ve konusu içinde olan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders almak — 1) bir konu üzerinde bir öğrenci yetkili bir kimseden bilgi edinmek 2) mec. bir olaydan deneyim kazanmak, ibret almak Yapılacak şey gördüğümüz vakalardan ders almaya çalışmaktır. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders çalışmak — 1) belli bir konuyu öğrenmek üzere kaynakları kullanarak çalışmak 2) derste verilen bilgileri iyice öğrenmek için tekrarlamak İnek Şaban güzel ders çalışırdı boş sınıfta. R. Ilgaz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”