- enişte
- is.
Bir kimsenin kız kardeşinin veya kadın hısımlarından birinin kocası
Enişteniz olacak zat karısını çok seviyormuş.
- A. Gündüz
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Enişteniz olacak zat karısını çok seviyormuş.
- A. GündüzÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Moralı Enişte Hasan Pasha — (aka Damat Hasan Pasha ) Ottoman Grand Vizier (born ca. 1658 in Tripolis died 1713 in Urfa).He served as Grand Vizier between 1703 1704 … Wikipedia
Tripoli, Greece — Infobox Greek Dimos name = Tripoli name local = Τρίπολη periph = Peloponnese prefec = Arcadia population = 28976 population as of = 2001 area = 119.3 elevation = 655 lat deg = 37 lat min = 31 lon deg = 22 lon min = 23 postal code = 221 00 area… … Wikipedia
List of converts to Islam — Converts to Islam Isabelle Eberhardt • Uluç Ali Reis • Claude Alexandre • Parameswara • Marmaduke Pickthall • Jacques Francois Menou • Rudolf Carl von Slatin • Lord Headley • Malcolm X … Wikipedia
Baskın Oran — (* 26. Juli 1945 in Izmir[1]) ist ein türkischer Politiker und Dozent im Bereich der Internationalen Angelegenheiten am Lehrstuhl für Politologie der Universität Ankara. Inhaltsverzeichnis 1 Leben 1.1 Privatleben 2 … Deutsch Wikipedia
Damad Hasan Pasha — Damad Hasan Psaha Modern Turkish: Moralı Enişte Hasan Pasha, Greek Ottoman Grand Vizier (born ca. 1658 in Tripolis, Morea died 1713 in Urfa). Biography He was born of Greek ancestry[1][2] in the Morea, Greece and converted to Islam early on.[3]… … Wikipedia
Liste der Verwandtschaftsbezeichnungen des Türkischen — Das Türkische verfügt über eine differenzierte Unterscheidung von Verwandtschaften.[1] Dies gilt sowohl für die Blutsverwandtschaft als auch für die angeheiratete Verwandtschaft.[2] Bei Onkeln und Tanten und Cousins und Cousinen wird zwischen der … Deutsch Wikipedia
œnistérie — [enisteʀi] n. f. ÉTYM. 1800, in D. D. L.; grec oinisteria, de oinizein « avoir une odeur de vin », et « apporter du vin », de oinos « vin ». → Œn . ❖ ♦ Didactique (Antiq. grecque). 1 (Au plur.). || Œnistéries : libations de vin faites par les… … Encyclopédie Universelle
kanlı bıçaklı — sf. Birbirlerini öldürecek kadar düşman olan (kimse) Enişte bey, siz Kalender le kanlı bıçaklı denecek derecede korkunç bir şekilde dargındınız. H. R. Gürpınar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kanlı bıçaklı olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
oturmak — e 1) Vücudun belden yukarısı dik duracak biçimde ağırlığı kaba etlere vererek bir yere yerleşmek Bir sandalyenin üzerinde oturmuş, önüne bakıyordu. S. F. Abasıyanık 2) nsz Bu biçimde yerleştiği yerde kalmak Bakın, hikâye zordur, acımasız ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yapmak — i, ar 1) Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek Her görevi ayrım gözetmeden aynı titizlikle yapmak başarının sırrıdır. Ç. Altan 2) nsz Olmasına yol açmak Durgun sular sıtma yapar. 3) nsz Yol almak 4) Onarmak, tamir etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük