eşlik

eşlik
is., -ği
1) Eş olma durumu
2) müz. Belirli bir modeli ile armoni oluşturan ve bir veya birkaç partiye bölüştürülen sesler bütünü
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • eşlik etmek — 1) bir solist, bir çalgı veya orkestra ile birlikte müzik icra etmek, refakat etmek 2) beraberinde gitmek, arkadaşlık etmek, refakat etmek 3) beraberinde bulunmak Ona eşlik eden iyimserlik havası, yaşam sevinci bir an olsun bulutlanmasın… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • refakat etmek — 1) beraberinde gitmek, arkadaşlık etmek, eşlik etmek Fahri, Cağaloğlu na kadar onlara refakat etti. P. Safa 2) müz. eşlik etmek Sabih Hüsnü, kemanla bana refakat etti. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • refâkat — (A.) [ ﺖﻗﺎﻓر ] eşlik. ♦ refâkat etmek eşlik etmek. ♦ refakatinde eşliğinde, beraberinde …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • akompanyatör — is., müz., Fr. accompagnateur Bir parça çalındığı zaman ses veya bir aletle ona eşlik eden kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • balat — is., dı, ed., Fr. ballade 1) Orta Çağda, üç bentten oluşan bir Batı şiiri türü 2) müz. Batı da, belirli danslara eşlik eden bir tür şarkı 3) müz. Serbest biçimli, romantik, müzik araçlarıyla çalınan veya şarkı olarak okunan eser Schubert in… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • film müziği — is. Filmin görüntülerine eşlik etmek amacıyla özel olarak bestelenmiş veya hazırlanmış müzik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haremlik — is., ği Karılık, eşlik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iyimserlik — is., ği 1) Genellikle her düşünce ve işi iyi olarak değerlendiren bir tutum veya kişilik özelliği, nikbinlik, optimizm Ona eşlik eden iyimserlik havası, bir an olsun bulutlanmasın istiyorduk. H. Taner 2) Her şeyi en iyi yanından gören, her… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kavalyelik — is., ği Kadına dansta veya bir toplantıda eşlik etme Acaba bir akşam ben de aynı kavalyeliği yapamaz mıyım? F. R. Atay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kavalyelik etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • refakat — is., ti, Ar. refāḳat 1) Arkadaşlık etme, birlikte bulunma Nice yıllar devam eden bir refakatin hatırası bundan mı ibaretti? A. Ş. Hisar 2) müz. Eşlik etme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller refakat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”