- görevlendirmek
- -i, -le
Birine bir görev vermek, vazifelendirmek, tavzif etmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
memur etmek — görevlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bırakmak — i 1) Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak 2) nsz Koymak Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı. T. Buğra 3) Bir işi başka bir zamana ertelemek Gezmeyi haftaya bıraktık. 4) Unutmak Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım? 5) Bulunduğu yeri veya durumu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
görevlendirme — is. Görevlendirmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
göstermek — i 1) Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek Vitrindeki oyuncağı parmağıyla gösterdi. 2) i, e Görülmesini sağlamak, görmesine yol açmak Size kitaplarımı göstereyim. 3) Belirtmek, anlatmak Bu söz onun iyi niyetini gösteriyor. 4) e Bir şeyin etkisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
koşmak — 1. nsz, ar 1) Adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek Biriyle kavga ederken kızışacak olursa hızlı koşmak için pabuçlarını eline alan sokak çocukları gibi... R. N. Güntekin 2) Bir yere ivedilikle gitmek Pencerede dolaşan gölgelerden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
vazifelendirmek — i 1) Ödevlendirmek 2) Görevlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
aracı koymak — bir kimseyi, uzlaşma sağlamak için görevlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tavzif etmek — vazifelendirmek, görevlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
emrine vermek — 1) görevlendirmek, atamak 2) yararlanması için ayırmak Bu daireyi büro olarak onun emrine verdiler … Çağatay Osmanlı Sözlük
başına dikmek — 1) birini veya bir şeyi korumak için bir kimseyi görevlendirmek Başıma bir nöbetçi diktikten sonra bırakıp gitti. T. Buğra 2) bir içeceği kabı yukarı kaldırarak sonuna dek içmek Orada alışmışlar, su yerine lık lık lık bira şişesini dikerlermiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük