görmüş geçirmiş

görmüş geçirmiş
sf.
Görgülü, geçmişte iyi günler yaşamış, güngörmüş, deneyimli

Onlar kişizade, görmüş geçirmiş bir ailedir.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • görmüş — sf. Görme işini yapmış olan Birleşik Sözler görmüş geçirmiş güngörmüş sonradan görmüş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • geçirmek — i 1) Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak 2) e Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek Kalanımızı peşine takarak Murat suyunun karşı kıyısına geçirdi. K. Bilbaşar 3) i, e Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek Odanın eşyasını öbür… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hazandide — sf., esk., Far. ḫazāndīde 1) Görmüş geçirmiş 2) Solgun, sararmış, solmuş Sıska ve hazandide söğüt ormancığının içindeki geniş yolu takip ederken, sanki durmak istiyordu. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaçın kurası — is. Kolay kolay aldanmayacak kadar görmüş geçirmiş kimse O kaçın kurası, gürültüye pabuç bırakır mı? …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kelli felli — sf. Kılığı kıyafeti düzgün, olgun ve gösterişli (kimse), kerli ferli Eczanenin akşam müşterileri hep kelli felli, efendiden, görmüş geçirmiş insanlar. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kulağı kesik — sf., ği Görmüş geçirmiş, deneyimi fazla olan, uyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tecrübeli — sf. Tecrübesi olan, görmüş geçirmiş Odacı, tecrübeli gözlerle ona bakıyordu. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • feleğin çemberinden geçmiş — hayatta acı tatlı günler görmüş geçirmiş, olgunlaşmış, deneyim kazanmış Oyuna bir de kalender, feleğin çemberinden geçmiş ihtiyar komiser koyacaksınız. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir gömlek fazla eskitmiş olmak — birinden daha yaşlı ve daha görmüş geçirmiş olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cihandîde — (F.) [ ﻩﺪید نﺎﺨﺝ ] görmüş geçirmiş …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”