- göz ucu
- is.
Yan gözAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
göz — is. 1. İnsan və heyvanda görmə orqanı. Qara gözlər. Ala gözlər. İri göz. – Xumar xumar baxmaq göz qaydasıdır; Lalə tək qızarmaq üz qaydasıdır. M. P. V.. Arvad . . yaşarmış gözlərini silib ərinin qabağında döyükə döyükə qaldı. S. Rəh.. Göz ağı… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz kuyruğu — is. Gözün şakak tarafındaki ucu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller göz (veya gözünün) kuyruğuyla bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz pınarı — is. Gözün burun tarafındaki ucu … Çağatay Osmanlı Sözlük
TARF — Göz, bakış, nazar. Göz ucu. * Soyu temiz kimse. * Her şeyin nihayeti, sonu. * Göz kapaklarını yummak veya oynatmak. * Göze bir şey dokundurmakla yaşartmak. * Koz: Menazil i Kamer den bir menzil adı. (Kamer menzillerinden birisinde aslanın alnını… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LAHZA — Göz açıp kapayacak kadar kısa zaman. Bir an. En kısa zaman. Göz ucu ile bir bakış. Zaman … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
uç — is., cu 1) Genellikle uzun bir nesnenin incelerek biten son ve sivri noktası Bu resmin iki gözü bir makasın ucu ile oyulmuştu. A. Gündüz 2) Bir şeyin baş veya son noktası 3) Bir şeyin kenarı Kırk kişilik bir masanın bir ucunda, üç kişiyiz. R. H.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
DİDE — f. Göz, ayn, çeşm. * Görmek. * Gözcü. * Göz bebeği. * Göz ucu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bakışgan — herkese göz ucu ile bakan I, 519 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bakışmak — (göz ucu ile) I, 170, 183; II, 103 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini