- iki büklüm
- sf.
1) Beli bükük, öne doğru eğik (kimse)2) zf. Beli bükük, öne doğru eğik bir biçimde
Bütün yaz tarlanızda ter döktüm, çoluk çocuğumla iki büklüm çalıştım.
- N. CumalıAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bütün yaz tarlanızda ter döktüm, çoluk çocuğumla iki büklüm çalıştım.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
iki büklüm olmak — 1) yorgunluk, hastalık, yaşlılık vb. nedenlerle beli bükülmek, öne doğru eğilmek 2) mec. riyakârlık, dalkavukluk, gerçek olmayan saygı vb. nedenlerle iki kat olup öne eğilmek Değil bu yerlerin başkanına hatta hademesine saygılarını sunmak için… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki kat olmak — iki büklüm olmak Ali, birdenbire zayıflamak, birdenbire saçlarını ağarmış görmek, birdenbire belinde müthiş bir ağrı ile iki kat oluvermek, hemen yüz yaşına girmiş kadar ihtiyarlamak istiyordu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
büklüm — is. 1) Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, kıvrım Yırtılmış atılmış o kâğıtlar ki hayatım / Her parçası, her büklümü üstünde adın var. M. C. Kuntay 2) hlk. Dönemeç, viraj Birleşik Sözler büklüm büklüm iki büklüm … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki — is. 1) Birden sonra gelen sayının adı 2) Bu sayıyı gösteren 2, II rakamlarının adı 3) sf. Birden bir artık Bir sokak başında kavga eden iki çocuğu ayırdı. H. Taner Birleşik Sözler iki anlamlı iki ayaklı iki başlı iki bir ikibuçukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
bahçıvan — is., Far. bāġçevān 1) Bir bahçenin düzenlenmesi ve bakımıyla görevli kimse İleride iki büklüm eğilmiş, elindeki çapayla tarhlarda çalışan bahçıvan, otomobilin gelişini görünce ağır ağır doğruldu. H. E. Adıvar 2) Geçimini bahçe ürünlerini… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çapa — is., İt. zappa 1) Tarlalarda toprağı işlemek için kullanılan ağaç veya demir saplı kazı aracı İleride iki büklüm eğilmiş, elindeki çapayla tarhlarda çalışan bahçıvan, otomobilin gelişini görünce ağır ağır doğruldu. H. E. Adıvar 2) Çapalama işi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
perişan — sf., Far. perīşān 1) Dağınık, düzensiz, karmakarışık Ne kadar toplasan perişandır / Toplanır saçlarım dağılmak için. C. Şehabettin 2) Acınacak durumda olan, zavallı Omuzlarındaki çamurlu tüfeklerin altında iki büklüm olmuş, yorgun ve perişan ağır … Çağatay Osmanlı Sözlük
temenna etmek — öne doğru eğildikten sonra doğrulurken eli başa götürerek selam vermek Karşımızda, yerle beraber temenna ediyor, akşam şerifleriniz hayır olsun, diye iki büklüm oluyor. S. M. Alus … Çağatay Osmanlı Sözlük
kambura yatmak — ayakta duran birini sırtüstü düşürmek için gizlice arkasında iki büklüm olup eğilmek ve başka birinin onu önden üzerine itmesini sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük