- işkilli
- sf.
İşkil içinde bulunan, kuşkulu, kuruntucu, vesveseli, müvesvis
Biraz işkilli olmayan bir adamı, düştüğü yanlışlıktan kurtarmak kolay değildir.
- M. Ş. EsendalAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Biraz işkilli olmayan bir adamı, düştüğü yanlışlıktan kurtarmak kolay değildir.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
işkilli büzük dingilder — hkr. gizli bir ayıbı olanların herhangi bir sözden alınarak kendilerini ele verdiklerini anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkilli olmak — işkil duymak, tedirgin durumda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
huylu — sf. 1) Herhangi bir huyu olan Oğlum benden daha iyi huylu, daha ciddi olsun. R. H. Karay 2) İşkilli, kuşkulu 3) Ürkek, sinirli (binek hayvanı) Bu at huyludur. Birleşik Sözler iyi huylu kötü huylu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller huylu huyundan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikircikli — sf. 1) İşkilli 2) Kararsız, mütereddit Canı sıkılan, görevi gereği de bir türlü tam uykuya geçemeyen sürücü yardımcısı, ikircikli bakıyor. A. Ağaoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkillenme — is. İşkilli duruma gelme, pirelenme … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkillenmek — nsz İşkilli duruma gelmek, pirelenmek Gözümüz yılmış, havada bir bulut parçası görür görmez işkilleniyoruz. A. Rasim … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkillilik — is., ği İşkilli olma durumu, vesveselilik … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuruntucu — sf. Sürekli kuruntuya kapılan (kimse), işkilli, müvesvis … Çağatay Osmanlı Sözlük
müvesvis — sf., esk., Ar. muvesvis İşkilli, kuruntulu, vesveseli … Çağatay Osmanlı Sözlük
pireli — sf. 1) Pire bulunan Pireli yatak. 2) mec. Her şeyden bir anlam çıkaran, kuşkulu, işkilli, vesveseli Pireli bir adam … Çağatay Osmanlı Sözlük