- karanlık
- sf., -ğı
1) Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan2) is. Işık olmama durumu
Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz.
- H. Taner3) mec. Yasalara, töreye uygun olmayanBu karanlık işlerin hesabını sorarlar.
- M. Ş. Esendal4) mec. Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)Bu kadar karışık ve karanlık bir mevzuda neye istinaden, hangi ... teşhis konulabilir?
- A. Ş. Hisar5) mec. Karışık6) is., mec. Üzüntü, sıkıntı, perişanlıkDemiştim ya; bütün memleketi bir yas karanlığı kaplamıştı.
- Y. K. KaraosmanoğluBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <- <
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.