karıştırıcı

karıştırıcı
is.
1) İki veya daha çok maddeyi birbiri içinde dağıtmaya, karıştırmaya yarayan araçların genel adı
2) tek. Çeşitli besin maddelerini karıştırma ve çarpma işinde kullanılan araç veya alet
3) sf., mec. Ortalığı birbirine katan, fitneci, müfsit

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • blender — is., İng. blender Bakınız karıştırıcı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fesat — is., dı, Ar. fesād 1) Bozukluk Mide fesadı. Ahlak fesadı. 2) Karışıklık, kargaşalık, ara bozuculuk Birçokları kahveleri fesat yatağı saymayı sürdürürler. S. Birsel 3) Hile 4) sf. Herhangi bir konuda iyimser olmayan, kötü yorumlayan (kimse) Sen de …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fettan — sf., esk., Ar. fettān 1) Fitneli, karıştırıcı 2) mec. Gönül ayartıcı, cilveli Bunun için değil mi ki senin kadın tanıdıklarının hepsi fettandırlar. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fitneci — sf. Fitne çıkaran, karıştırıcı, ara bozucu, fitne fücur, fitne kumkuması …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karıştırıcılık — is., ğı Karıştırıcı olma durumu, fitnecilik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • âşûb — (F.) [ بﻮﺵﺁ ] 1. kargaşa. 2. karıştırıcı …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • küsav — mahruk hatib parçası, ateş karıştırıcı çöp …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AŞÛB — f. Karıştırıcı, karıştıran mânalarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MAGLATA-İ ŞEYTANİYE — İnsanları aldatmak ve yoldan çıkarmak için söylenen karıştırıcı sözler. Şeytanın insan kalbine vesvese vermesi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SİLAHŞÖR — Silahları karıştırıcı, silahlarla oynayıp uğraşıcı. * Eski zamanda bir sınıf silahlı asker, hususiyle muhtelif silahları kullanmakta fevkalâde meleke ve maharet ile mümtaz olup, maiyyette istihdam olunanlara verilen addı. Yeniçeri Ocağı… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”