- kemik doku
- is., anat.
Omurgalı hayvanlarda iskeleti oluşturan bir bağ dokusu türü
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
doku — is., anat. 1) Bir vücudun veya bir organın yapı ögelerinden birini oluşturan hücreler bütünü, nesiç 2) mec. Bir bütünün yapısı ve özelliği Birleşik Sözler doku bilimi doku bozukluğu bağ doku bağlantı doku besi doku büyütken doku … Çağatay Osmanlı Sözlük
destek doku — is. 1) Vücuda destek görevi yaptıkları için bağ dokusunun kıkırdak ve kemik dokularına bir arada verilen ad 2) bit. b. Kalın çeperli, güçlü hücrelerden oluşmuş, bitkiye diklik, sertlik ve sağlamlık kazandıran doku … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemikleşmek — nsz 1) Kemik durumuna gelmek 2) mec. Sert, değişmez bir durum almak 3) Dokusu kemik doku durumuna gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilim — is. 1) Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilimci — is. Bilgin Birleşik Sözler balık bilimci bitki bilimci böcek bilimci budun bilimci buzul bilimci çevre bilimci çocuk bilimci … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıkırdak — is., ğı, anat. 1) Kemik kadar sert olmayan, dayanıklı, esnek, bükülgen, damarsız bağ dokusu Kulak kıkırdağı. 2) Sığır ve danada, hayvanın göğüs boşluğunun arka tarafının alt bölümünde bulunan parça Birleşik Sözler kıkırdak bilimi kıkırdak doku … Çağatay Osmanlı Sözlük