kenar

kenar
is., Far. kenār
1) Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka

O sırada karşı taraçadaki kadın elinde pirinç tası olduğu hâlde taraçanın kenarına kadar geldi.

- O. V. Kanık
2) Bir şeyi çevreleyen çizgi
3) Pervaz, çizgi, antika, baskı vb. çevre süsleri

Bu mendilin kenarı ötekinden daha sade.

4) Merkezden uzak olan, kuytu, ıssız, sapa, tenha yer

Ağır, ihtiyar misafirler kenarda bir odadan çıktılar.

- M. Ş. Esendal
5) Yan
6) mat. Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri

Bir üçgenin kenarları.

Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • kenâr — (F.) [ رﺎﻨﮐ ] 1. kıyı. 2. kenar, yan …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • kenar mahalle — is. Şehrin merkezinden uzak ve çoğu kültürsüz, görgüsüz ve fakir halkın oturduğu semt, kenar semt Misafirliğe, sabah kahvesi içmeye giden kenar mahalle kadınlarının fincan dibinde kalmış telveyi de ekseriya kaşlarına sürmeleri âdetti. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar semt — is. Kenar mahalle O zaman kenar semtlerin meşhur türkülerinden biri şu idi. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar atışı — is., sp. Hentbolda oyun alanından çıkan topu kenar çizgisinden oyuna sokma atışı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar suyu — is. Kenar süslemesi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar gezmek — bir şeyden uzaklaşmış olmak Kenar gezme dolan yâr gel içeri / Bize mihman olan yâr gel içeri. Halk türküsü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar — kainer …   Dictionary of ichthyology

  • KENAR — f. Çevre, kıyı, Sâhil, deniz kıyısı. * Köşe, uç. * Son, nihâyet. * Çember. * Etrâfı çevrilen şey. * Kucaklama. Kucağa alma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kenar bobini — is. Kâğıtçılıkta üretimin maksimum makine genişliğinde olmasını sağlayabilmek için ana bobinlerin yanında üretilen dar, tekrar hamurlaştırmanın dışında kullanıma imkân sağlayacak genişlikteki bobin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kenar (veya kenarını) bastırmak — bir kumaşın kenarlarını kıvırıp elle veya makine ile dikmek Hâlâ, elinde bir bohça yapmak istediği bez parçasının kenarını bastırıyordu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”