kısaca

kısaca
sf.
1) Oldukça kısa, biraz kısa

Mutfakta kısaca boylu, kısıkça sesli, başı yazma yemeni, sırtı örme hırkalı ihtiyarca bir hanımla karşılaştık.

- M. Ş. Esendal
2) zf. Kısa olarak, özetle

O hafta çocukluk arkadaşı ile iki defa daha kısaca görüşebildi.

- O. C. Kaygılı

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • MEÂL-İ İCMALÎ — Kısaca hülâsası, kısaca mânâsı. İcmalî meâl …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • şöyle bir bakmak (veya göz atmak) — kısaca bakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ALÂ-TARİK-İL İCMAL — Kısaca, icmal yoluyla …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ELHAMDÜ-LİLLAH — Kısaca meali: Her ne kadar hamd ve şükür varsa, ezelden ebede ve kimden kime olursa olsun hepsi Allah a mahsustur. İman, şükür, hamd, memnuniyet ifâde eden bir deyimdir. (Bak: Hamd, Sübhanallah)(Leziz taamlara, hoş meyvelere şâkirane muhabbet i… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HULASATEN — Kısaca, özet olarak, hülâsa olarak, muhtasaran …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MEÂLÎ — Kısaca mânasına ait …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İCMALEN — Kısaca. Özlüce. İcmali ve hülâsa olarak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İCMALÎ — Kısaca, toplu olarak, tafsilatsız. Muhtasaran …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • başlık — is., ğı 1) Genellikle başı korumak için giyilen şapka, serpuş İyi ki güneş açmış, sıcak basmış da başlığını sıyırınca yüzünü görmüş tanımışlardı. N. Cumalı 2) Üst giysilerinin yakalarına takılı başlık, kapüşon 3) Hayvan koşumunun başa geçirilen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • buğday benizli — sf. Açık esmer renkli Kısaca boylu, buğday benizli, güler yüzlü, konuşkan bir adam. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”