- aracılığıyla
- zf.
Aracı olarak, bağlantı kurarak, vasıtasıyla, yoluyla
Ben bu işi Ahmet'in aracılığıyla yaptırdım.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ben bu işi Ahmet'in aracılığıyla yaptırdım.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
havale — is., Ar. ḥavāle 1) Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme Bütün belgelerin bakanlığa havalesi gerekiyor. 2) Banka, postane vb. aracılığıyla gönderilen para Ay başında havaleyi postaneye yatırdım. 3) Postane, banka vb.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
antijen — is., biy., Fr. antigène İçerisine girdiği organizma aracılığıyla antikor oluşumunu sağlayan bakteri, virüs, parazit vb. protein yapısında madde … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağırtmak — i 1) Bağırmasına yol açmak 2) Bir haberi, bir isteği, birinin aracılığıyla duyurmak Tellal bağırtmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağlamak — i, e 1) Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak Gemiyi iskeleye bağlamak. 2) Düğümlemek İpi ipe bağlamak. 3) i Yara ilaç koyup bezle sarmak Yarayı bağlamak. 4) i Denk yapmak, paket yapmak Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak. 5) nsz Oluşmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilişim — is. İnsanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin özellikle elektronik makineler aracılığıyla düzenli ve akla uygun bir biçimde işlenmesi bilimi, informatik, enformatik Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilvasıta — zf., esk., Ar. bi l vāsiṭa Birinin aracılığıyla, doğrudan doğruya olmayarak, dolaylı olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bireysel emeklilik — is., ği Bireylerin geleceklerini garanti altına almak için bankalar ve çeşitli finans kurumları aracılığıyla yaptıkları tasarruf … Çağatay Osmanlı Sözlük
bisiklet — is., Fr. bicyclette Tekerlekleri pedal aracılığıyla ayakla döndürülen binek aracı, çiftteker Bisikletini, o her tarafı pırıl pırıl nikelajlı bisikletini alıp almamayı düşündü. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler bisiklet yaka bisiklet yolu kondisyon … Çağatay Osmanlı Sözlük
canlı yayın — is. Daha önceden herhangi bir gereç üzerine kaydedilmemiş olay, gösteri, toplantı ve etkinlikleri gerçekleştiği anda alıcı aracılığıyla radyo ve televizyondan aktarma … Çağatay Osmanlı Sözlük
cumhuriyet — is., Ar. cumhūriyyet Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi Türkiye Cumhuriyeti nin kurucusu Atatürk tür. Birleşik Sözler Cumhuriyet Bayramı Türk… … Çağatay Osmanlı Sözlük