- merbutiyet
- is., esk., Ar. merbūṭiyyet
Bağlılık
Birkaç günlük yol arkadaşına hatta alelade bir arkadaşa bu kadar merbutiyet göstermek tabii değildi.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Birkaç günlük yol arkadaşına hatta alelade bir arkadaşa bu kadar merbutiyet göstermek tabii değildi.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
merbûtiyet — (A.) [ ﺖﻴﻃﻮﺑﺮﻡ ] 1. bağlılık. 2. düşkünlük, aşırı ilgi … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
bağlılık — is., ğı 1) Bağlı olma durumu, merbutiyet 2) Birine karşı, sevgi, saygı ile yakınlık duyma ve gösterme, sadakat Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz. Anayasa 3) biy. Bağlılaşım Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırası gelmek — 1) bir başkasından sonra sıra birinin veya bir şeyin olmak 2) sırası düşmek Hani bazen sırası geliyor da maziye merbutiyet, filan diyoruz. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
ALÂKA — İlişik, rabıta, merbutiyet. * Gönül bağlama, sevgi, münasebet, taalluk, irtibat, mâlikiyet. Tasarruf. Müdâhale hakkı. Hisse. * Edb: Bir kelimenin hakiki mânâsından mecâzi mânâsına nakledilmesinin sebebidir. (Temiz ahlâklı, güzel huylu kimselere… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ESBAB — (Sebeb. C.) Sebebler. Bir şeye vâsıta olanlar. Sebeb olanlar. (Evet, izzet ve azamet ister ki; esbab, perdedar ı dest i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve Celâl ister ki; esbab, ellerini çeksinler te sir i hakikiden. M. N.)(Cenab ı Hak,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük