- muvakkat
- sf., -ti, Ar. muvaḳḳat
Geçici
Her muvakkat memuriyet odası gibi sade ve dağınık döşemeli bir yere girdiler.
- P. Safa
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Her muvakkat memuriyet odası gibi sade ve dağınık döşemeli bir yere girdiler.
- P. SafaÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
muvakkat — (A.) [ ﺖﻗﻮﻡ ] geçici … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
MUVAKKAT — Vakitli. Geçici. Fâni. Devamlı olmayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
muvakkat — geçici; süreksiz … Hukuk Sözlüğü
FANİ — Muvakkat, kaybolan, gelip geçici, devamlı olmayan, misâfir. (İnsan hangi bir şeye teveccüh ederse, onunla bağlanır ve onda fâni olur. İ.İ.)(Ey insanlar! Fâni, kısa, fâidesiz ömrünüzü; bâki, uzun, fâideli, meyvedâr yapmak ister misiniz? Madem… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜT'A — Muvakkat kazanç. * Gayr ı şer i olan bir nikâh. * İntifa , faydalanma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
High Court of Appeals of Turkey — The High Court of Appeals of Turkey ( tr. Yargıtay) is the last instance for reviewing decisions and judgements given by courts of justice and which are not referred by law to other judicial authority.HistoryThe institution of the court of… … Wikipedia
Kassationshof (Türkei) — Logo des Kassationshofs der Türkei … Deutsch Wikipedia
Yargıtay — Die römische Göttin der Gerechtigkeit und des Rechtswesens Iustitia vor dem Hauptgebäude des Gerichts Ankara, 5. Oktober 2008 … Deutsch Wikipedia
Court of Cassation (Turkey) — Seal of the Court of Cassation The Court of Cassation, also called Supreme Court of Appeals of Turkey (Turkish: Yargıtay or with its fill title Türkiye Cumhuriyet Yargıtay Başkanlığı) which was founded in 1868 is the last instance for reviewing… … Wikipedia
eğreti — sf. 1) Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu. A. İlhan 2) Takma Eğreti diş. Eğreti bacak. 3) Belli belirsiz 4) Uyumsuz, yakışmamış 5) zf. İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış… … Çağatay Osmanlı Sözlük