- öfkelendirmek
- -i
Öfkelenmesine yol açmak, kızdırmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gazaplandırmak — i Öfkelendirmek, kızdırmak Emine yi bunların hepsinden fazla gazaplandıran şey belki kocasının kafasında para diye bir kıymet olmaması. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hırslandırmak — i Öfkelendirmek, kızdırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hiddetlendirmek — i Kızdırmak, öfkelendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızdırmak — i 1) Kızmasına neden olmak, kızmasını sağlamak 2) Isıtmak 3) mec. Öfkelenmesine neden olmak, öfkelendirmek, sinirlendirmek Onları kızdıracak bir kötülük mü yaptın? H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurmak — i, ar 1) Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk. F. R. Atay 2) Hazırlamak Kurduğu sofraya, yaptığı salataya git de bak. R. H. Karay 3) Yaylı, zemberekli… … Çağatay Osmanlı Sözlük
öfkelendirme — is. Öfkelendirmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
zıvanadan çıkarmak — (birini) sinirlendirmek, öfkelendirmek Herhangi bir hastada aldığı tedbirlere rağmen beklediği sonucun doğmaması onu zıvanadan çıkarırdı. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
gıcık etmek — argo sinirlendirmek, öfkelendirmek, kızdırmak Ne yalan söylemeli, yazı müdürünü gıcık etmekten özel bir zevk alıyordu. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
afyonunu patlatmak — argo (birinin) kendi keyfine dalmış olan birini öfkelendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bulgamak — bulandırmak, karıştırmak, bulanıp kusayaznnak; öfkelendirmek III, 289, 320 can sıkmak (yalnız kullanılmaz). II I, 291 § bulgamak telgemek can sıkmak III, 291 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini