öğrenmek

öğrenmek
-i
1) Bilgi edinmek

Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım.

- B. Felek
2) Bellemek
3) nsz Yetenek, beceri kazanmak

Her şeye dikkatli baktığı için öğrenmişti.

- R. H. Karay
4) Haber almak

Hüseyin, ayrılma kararını öğrenince tabancayı göğsüne dayamış, ateş etmiş.

- M. Ş. Esendal

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • ögrenmek — 1 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ağız aramak (veya yoklamak) — öğrenmek istenilen şeyi söyletecek yolda dil kullanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MÜTEMERRİN — Öğrenmek için çalışan, alışmak gayesiyle egsersiz yapan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • okumak — i 1) Yazıya geçirilmiş bir metne bakarak bunu sessizce çözümleyip anlamak veya aynı zamanda seslere çevirmek Bana umutsuz bir sesle son raporları okudu. F. R. Atay 2) nsz Yazılmış bir metnin iletmek istediği şeyleri öğrenmek Gazete bile okumak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bilgi edinmek — 1) öğrenmek, bilgi almak Bildiği ahbaplardan Sami Bey hakkında bilgi edinme ve tanışma yolu bulmak. R. H. Karay 2) bir durumu öğrenmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders çalışmak — 1) belli bir konuyu öğrenmek üzere kaynakları kullanarak çalışmak 2) derste verilen bilgileri iyice öğrenmek için tekrarlamak İnek Şaban güzel ders çalışırdı boş sınıfta. R. Ilgaz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Turkish grammar — This article concerns the grammar of the Turkish language. A companion to this article is Turkish vocabulary. Three features that, together, distinguish Turkish from many other languages are the following: #Turkish is highly agglutinative: its… …   Wikipedia

  • Evelyn Scherber — (* 1971) ist eine deutsche Designerin. Leben Evelyn Scherber studierte Modedesign und Industriedesign mit dem Schwerpunkt Interface Design. Von 2000 bis 2003 war sie als Product Manager, Designer und Flash Illustrator für die Kinder CD Rom… …   Deutsch Wikipedia

  • amelî — sf., Ar. ˁamelī 1) Uygulamalı Bir sanatı amelî olarak öğrenmek. 2) İş bakımından, işçe Bunun amelî bir değeri yok. 3) Elverişli, kolay, uygun, kestirme En amelî usul. Amelî bir çare …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anlamak — i 1) Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak Babasının niçin bu kasabayı çok sevdiğini Nevin bir türlü anlayamamıştı. S. F. Abasıyanık 2) Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”