- sınır boyu
- is.
Ülke sınırları
Sınır boylarındaki şeyhlerin göğsünde İngiliz ve Alman nişanları yan yana idi.
- F. R. Atay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Sınır boylarındaki şeyhlerin göğsünde İngiliz ve Alman nişanları yan yana idi.
- F. R. AtayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sınır — is., Rum. 1) İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut 2) Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi 3) Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç Bataklığın sınırı. Ormanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hudut boyu — is. Sınır boyu … Çağatay Osmanlı Sözlük
boy — 1. is., top. b. Ortak bir atadan türediklerine inanılan toplumsal ve ekonomik ilişkilerinde anaerkil, ataerkil anlayışı uygulayan geleneksel topluluk, kabile, klan Türk boyları birbirlerini kardeş tanıyorlar. O. S. Orhon Birleşik Sözler boy beyi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Bosanska Krajina — or Bosnian Frontier (Serbian, Bosnian, and Croatian: Bosanska Krajina or Босанска Крајина, Turkish: Bosna sınır boyu ) is a geographical region in western Bosnia and Herzegovina enclosed by three rivers Sava, Una and Vrbas. It is also a historic … Wikipedia
Bosanska Krajina — Saltar a navegación, búsqueda Bosanska Krajina Bosanska Krajina o Frontera Bosnia (serbio, bosnio y croata: Bosanska Krajina o Босанска Крајина, turco: Bosna sınır boyu) es una región geográfica situada en la parte occidental de Bosnia y… … Wikipedia Español
Bosanska Krajina — La Krajina bosnienne ou Bosanska Krajina (en cyrillique Босанска Крајина, en turc: Sinir Boyu Bosna) est une région géographique située dans la partie occidentale de la Bosnie Herzégovine, niché entre trois rivières: Sava, Una et Vrbas. C est… … Wikipédia en Français
serhat — is., ddi, esk., Far. ser + Ar. ḥadd Sınır boyu Keşke, yolum bir yalıya değil, bir serhat kışlasına gitseydi! Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizgi — is. 1) Çizilerek veya çeşitli yollarla oluşmuş iz, çizi, hat, tahril Bu kâğıda üç çizgi çekti. Ö. Seyfettin 2) Yüz ve vücut hatlarının her biri Gözlerinin rengi, yüzünün çizgileri, boyu bosu bile değişmiyordu. O. Rifat 3) mat. Bir noktanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hudut — is., du, Ar. ḥudūd 1) Sınır Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben. F. N. Çamlıbel 2) mec. Uç, son Birleşik Sözler hudut boyu hudut dışı … Çağatay Osmanlı Sözlük