- şahit
- is., -di, huk., Ar. şāhid
Tanık
Kendisine uzun uzun anlattığım hikâyemin şahidi yoktu.
- R. H. KarayBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
şahit
Look at other dictionaries:
Sahit Prizreni — (* 23. Februar 1982 in Kukës, Albanien) ist ein albanischer Ringer. Inhaltsverzeichnis 1 Werdegang 2 Internationale Erfolge 3 Quellen 4 … Deutsch Wikipedia
Sahit Prizreni — (born on February 23,1983 in Kukes ) is a male freestyle wrestler from Albania.He participated in Men s freestyle 60 kg at 2008 Summer Olympics. He was eliminated in 1/8 of final losing with Bazar Bazarguruev from Kyrgyzstan. Prizreni… … Wikipedia
şahit olmak — tanık olmak Neler yapabileceğine, kasabayı, memurları iki parmağı üstünde oynattığına çok şahit olmuşlardı. Y. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
şahit tutmak — i birini tanık olarak göstermek Eniştemiz bizi şahit tuttukça babam da istihzalı bir tavır alır, kıs kıs gülerdi. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
SAHIT — Dargın, kırgın … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞAHİT — (C.: Şihât) İnce yufka olmuş nesne … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
şahit — tanık … Hukuk Sözlüğü
yalancı şahit — is., di Yalancı tanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
meyhaneciden şahit istemişler, bozacıyı göstermiş — uygunsuz iş yapan kimse, haklı olduğunu göstermek için kendisine benzeyen birini tanık gösterir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol — tanıklık boş oturan kimselerin, kefillik ise parası çok olan kimselerin işidir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
