avurt şişirmek — yanağın iç tarafındaki boşluğu su veya havayla doldurup şişkin duruma getirmek Biri avurtlarını şişirip dümbelek çalmaya, diğeri zurna üflemeye başlar. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
burun şişirmek — kibirlenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkembesini şişirmek — tkz. oburca yemek yemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafa (veya kafasını) şişirmek — gürültü veya gevezelikle bir kimseyi tedirgin etmek Kafamızı şişirmeyi sürdürecekti ki, cep telefonum çalmaya başladı. A. Ümit … Çağatay Osmanlı Sözlük
avurt — is., du Yanağın ağız boşluğu hizasına gelen bölümü Birleşik Sözler avurt ünsüzü art avurt ön avurt Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
burun — is., rnu, anat. 1) Alınla üst dudak arasında bulunan, çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı 2) Bazı şeylerin ön ve sivri bölümü Kadıköy vapurunun güvertesinde, paltoma bürünmüş, gidip ta burna oturmuştum. H. Taner 3) mec. Kibir,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkembe — is., Far. şikenbe 1) Geviş getirenlerin ilk ve en büyük mide bölümü 2) Kasaplık hayvanlarda mideyi oluşturan bölümlerin bütünü, göden 3) tkz. Mide Birleşik Sözler işkembe çorbası işkembe suratlı işkembesi geniş Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafa — is., Ar. ḳafā 1) İnsan başı, ser 2) Hayvanlarda genellikle ağız, göz, burun, kulak vb. organların bulunduğu vücudun en ön bölümü 3) Çocuk oyunlarında kullanılan zıpzıp taşının veya cevizin büyük boyu 4) Mekanik bir bütünün parçası Distribütör… … Çağatay Osmanlı Sözlük
pompalamak — i 1) Pompa ile şişirmek, tulumba ile suyu çekmek veya vermek Takım kaptanı Tulum Hayri, topu iki dizinin arasına almış habire pompalıyordu. R. Ilgaz 2) mec. Kızıştırmak, şiddetlendirmek, körüklemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şişirme — is. 1) Şişirmek işi 2) mec. Baştan savma, kötü iş Bu görüş her türlü edebî şişirmelerden ari bir görüştür. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük