şişirmek

şişirmek
-i
1) Şişkin bir duruma getirmek

Nefesinin olanca gücü ve hızıyla şişirdiği tulumu dudaklarına yanaştırdı.

- O. C. Kaygılı
2) mec. Abartmak
3) mec. Bir sözü veya yazıyı gereksiz yere uzatmak
4) nsz, mec. Baştan savma iş görmek

Şimdi çabuk tarafından bir senaryo şişirmeli.

- A. İlhan

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • avurt şişirmek — yanağın iç tarafındaki boşluğu su veya havayla doldurup şişkin duruma getirmek Biri avurtlarını şişirip dümbelek çalmaya, diğeri zurna üflemeye başlar. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • burun şişirmek — kibirlenmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • işkembesini şişirmek — tkz. oburca yemek yemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kafa (veya kafasını) şişirmek — gürültü veya gevezelikle bir kimseyi tedirgin etmek Kafamızı şişirmeyi sürdürecekti ki, cep telefonum çalmaya başladı. A. Ümit …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • avurt — is., du Yanağın ağız boşluğu hizasına gelen bölümü Birleşik Sözler avurt ünsüzü art avurt ön avurt Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • burun — is., rnu, anat. 1) Alınla üst dudak arasında bulunan, çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı 2) Bazı şeylerin ön ve sivri bölümü Kadıköy vapurunun güvertesinde, paltoma bürünmüş, gidip ta burna oturmuştum. H. Taner 3) mec. Kibir,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • işkembe — is., Far. şikenbe 1) Geviş getirenlerin ilk ve en büyük mide bölümü 2) Kasaplık hayvanlarda mideyi oluşturan bölümlerin bütünü, göden 3) tkz. Mide Birleşik Sözler işkembe çorbası işkembe suratlı işkembesi geniş Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kafa — is., Ar. ḳafā 1) İnsan başı, ser 2) Hayvanlarda genellikle ağız, göz, burun, kulak vb. organların bulunduğu vücudun en ön bölümü 3) Çocuk oyunlarında kullanılan zıpzıp taşının veya cevizin büyük boyu 4) Mekanik bir bütünün parçası Distribütör… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pompalamak — i 1) Pompa ile şişirmek, tulumba ile suyu çekmek veya vermek Takım kaptanı Tulum Hayri, topu iki dizinin arasına almış habire pompalıyordu. R. Ilgaz 2) mec. Kızıştırmak, şiddetlendirmek, körüklemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şişirme — is. 1) Şişirmek işi 2) mec. Baştan savma, kötü iş Bu görüş her türlü edebî şişirmelerden ari bir görüştür. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”