bağdaşmak

bağdaşmak
-le
1) Anlaşmak, uzlaşmak, uymak, imtizaç etmek

Gerçekle bağdaşmayan ihtiraslar, insanın duygusunu hüzünden tedirginliğe hatta tiksintiye kadar zorluyor.

- T. Buğra
2) Çocuk oyunlarında arkadaş olmak
3) -e Bağdaş kurup oturmak

İçerde, peykelere bağdaşmış, sarıkları kirli, sakalları seyrek, kara sarı ihtiyarlar.

- A. İlhan

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • perileri bağdaşmak — uyuşup anlaşmak, yıldızları barışmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • imtizaç etmek — bağdaşmak, uyuşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bağdaşma — is. Bağdaşmak işi, imtizaç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • peri — is., Far. perī 1) Doğaüstü güçleri olduğuna inanılan, hayal ürünü varlık Cinden, periden, umacıdan çok korkardım. H. E. Adıvar 2) mec. Çok güzel, alımlı, becerikli kadın Birleşik Sözler peri bacası peri hastalığı peri masalı peri masası p …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uygun olmak — 1) bağdaşmak Doğru oraya gitmiş olsaydınız herhâlde uygun olurdu. S. F. Abasıyanık 2) sakıncalı görülmemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir kazanda kaynamak — anlaşmak, uyuşmak, bağdaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”