telkin

telkin
is., Ar. telḳīn
1) Bir duyguyu, bir düşünceyi aşılama
2) din b. Talkın
3) ruh b. Bilinç dışı bir sürecin aracılığıyla, kişinin ruhsal veya fizyolojik alanıyla ilgili bir düşüncenin gerçekleştirilmesi

İçinden gelen gizli bir telkin altında hareket ediyordu.

- P. Safa
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • telkin etmek — aşılamak Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu üvey annemdi. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • telkîn — (A.) [ ﻦﻴﻘﻠﺕ ] öğretme, kulağına anlatma …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • TELKİN — (C.: Telkinât) Zihinde yer ettirmek. Fikir aşılamak. Zihinde yer etmiş düşünce. * Yeni müslüman olana İslâm esaslarını anlatmak. * Ölü gömüldükten sonra imam tarafından söylenen söz.(Telkini fenden almış,Medeniyetten taklid,Hürriyet tenkid vermiş …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • itimat telkin etmek — güven vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MÜLAKANE — Telkin etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜLEKKIN — Telkin eden. Bilgi vermeğe çalışan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TELKİF — Telkin etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • talkın — is., hlk., Ar. telḳīn 1) Telkin 2) din b. Ölü gömüldükten sonra mezar başında imamın söylediği dinî sözler, telkin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller talkın vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • afyonlamak — i 1) Afyon vererek uyuşturmak, uyutmak 2) mec. Telkin yoluyla doğru düşünmeyi önleyerek zararlı bir yola sürüklemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşılamak — i, e, tıp 1) Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak 2) tıp Başkasına hastalık geçirmek 3) Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”