- tırmanmak
- -e
1) El ve ayaklarıyla tutunarak veya tırnaklarını iliştirerek dik bir yere çıkmak
İçeride yer bulamayanlar, kahvenin yıkık duvarına tırmanıyorlardı.
- H. Taner2) -i Yokuş, merdiven vb. çıkmakYokuşu biraz daha tırmandılar.
- P. Safa3) Bitki, yakınındaki bir nesneye tutunarak yükselmekSarmaşıklar bahçe duvarına tırmanmış. Hanımeli bizim kata kadar tırmandı.
4) Bir şeyin eğimini izleyerek yükselmekBoğazın karşı yakasına tırmanan yolda atı üstünde, tarlasından Urla'ya dönen bir rençperle karşılaştılar.
- N. Cumalı5) nsz, mec. Belli bir durum, olay gittikçe güç kazanmak, giderek artmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.