- uğratmak
- -i, -e
1) Uğrama işini yaptırmak, uğramasına sebep olmak
Öteki tabancayla, o da mağdurun belinden aşağısını felce uğrattı.
- B. Felek2) -den, hlk. Savmak, çıkmak, dışarı atmak, kovmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Öteki tabancayla, o da mağdurun belinden aşağısını felce uğrattı.
- B. FelekÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sekteye uğratmak — kesmek, kesintiye uğratmak Sorular sorar ve dersimi sekteye uğratırdı. H. F. Ozansoy … Çağatay Osmanlı Sözlük
belsoğukluğuna uğratmak — kaba bir işe veya bir söze gereksiz yere karışarak onun akışını sektirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dumura uğratmak — köreltmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yenilgiye uğratmak — yenmek, mağlup etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
felce uğratmak — (bir işi) bir işi yürüyemez duruma getirmek Sigara içmeyiz, nikotinin yarın bize yapabileceği fenalıkları düşünmek elimizi felce uğratır. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
sekte — (A.) [ ﻪﺘﮑﺱ ] 1. durma. 2. kesilme. ♦ sekte vermek durgunluk vermek, sekteye uğratmak. ♦ sektedâr etmek durdurmak, sekteye uğratmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
aşağılatmak — i Aşağılama işine uğratmak, tenzil etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşındırmak — i 1) Aşınma işine uğratmak 2) mec. Bir yere çok gidip gelmek Mahkeme kapılarını aşındırdı. 3) kim. Cisimlerin aşınmasına yol açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
belsoğukluğu — is., tıp Üreme organlarının akıntılı ve bulaşıcı bir hastalığı Ta eskiden, yirmi sene evvel bir belsoğukluğu geçirdimdi. S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller belsoğukluğuna uğratmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
boğmak — 1. is., ğı Boğum yeri 2. i, ar 1) Bir canlıyı, soluk almasına engel olarak öldürmek Zavallıyı az kalsın gırtlağından yakalayıp boğacaktı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) El, ip vb. ile bir şeyi çepeçevre sıkmak 3) Motorlu taşıtlarda fazla yakıt, motoru… … Çağatay Osmanlı Sözlük