- uzatmak
- nsz
1) Uzamasına sebep olmak, uzamasını sağlamak
Saç uzatmak. Tırnak uzatmak.
2) -i Başı, kolları veya bacakları bir yere yöneltmekKoğuşun açık duran kapısından hastalar başlarını uzatıp koridordakilere, yerde duran sedyeye bakıyorlar.
- M. Ş. Esendal3) -e Bir şeyi vermek için birine yöneltmekŞu köşe rafında toz şeker kutusu var, uzatıver bana.
- A. Gündüz4) Germekİp uzatmak.
5) Konuşmayı sürdürmekHer iki odadan üçer beşer kişi lakırtıyı uzattılar.
- M. Ş. Esendal6) -e Vermek, göndermekCan, topu Zeki'ye uzattı..
7) -i Süreyi artırmak, temdit etmekMeclis, olağanüstü hâl süresini değiştirebilir, Bakanlar Kurulunun istemi üzerine ... süreyi uzatabilir...
- AnayasaAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.