mesken tutmak — yerleşmek Yârim İstanbul u mesken mi tuttun / Gördün güzelleri beni unuttun. Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
ornamak — yerleşmek, yer tutmak, yer edinmek; (güneş) batmak, kaybolmak. I, 288 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
oturmak — e 1) Vücudun belden yukarısı dik duracak biçimde ağırlığı kaba etlere vererek bir yere yerleşmek Bir sandalyenin üzerinde oturmuş, önüne bakıyordu. S. F. Abasıyanık 2) nsz Bu biçimde yerleştiği yerde kalmak Bakın, hikâye zordur, acımasız ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yerine oturmak — 1) iyi yerleşmek 2) bir durum, bir düşünce vb. benimsenmek, yaygın duruma gelmek, yerleşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
barınmak — 1) Doğa etkilerinden korunmak için kapalı bir yere sığınmak 2) nsz Yerleşmek, yaşamak için uygun şartlar bularak oturmak Dosdoğru teyzemin evine gidecektim, iyi kötü barınacak bir yer... P. Safa 3) Bir yerde yatarak geceyi geçirmek 4) nsz, mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çöreklenmek — nsz 1) Yılan halka durumunda kıvrılıp toplanmak 2) mec. Bir yerde, orada yaşayanları rahatsız etme pahasına sürekli kalmak, yerleşmek Geldi, çöreklendi, gitmek bilmedi. 3) mec. Bir duyguyu güçlü ve sürekli olarak duymak Yıllarca beklenen bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
göçmek — den, e, er 1) Yerleşmek amacıyla mahalle, köy, şehir veya ülke değiştirmek Selanik elden çıkınca ailesi İzmir e göçmüştür. A. İlhan 2) Bazı hayvanlar, sıcak iklimli ülkelere gitmek 3) nsz Çökmek 4) nsz Ölmek 5) Oturmak Masaların arasından geçerek … Çağatay Osmanlı Sözlük
göçmen — sf. 1) Kendi ülkesinden ayrılarak yerleşmek için başka ülkeye giden (kimse, aile veya topluluk), muhacir Ama biz de yeni göçmeniz, hâlden anlarız. N. Araz 2) Sıcak iklimli ülkelere giden (hayvan) … Çağatay Osmanlı Sözlük
gömülmek — nsz 1) Gömme işi yapılmak veya gömme işine konu olmak Çok muhteşem bir cenaze töreniyle gömüldü. Ç. Altan 2) e Yerleşmek, oturtulmak, kendini gömmek Abdi Bey e kalsa, koltuğuna gömülüp gazetelerini okuyacak. A. İlhan 3) e, mec. Yok olmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
katmanlaşmak — nsz 1) Ayrı ayrı tabakalar veya sınıflar oluşturmak 2) jeol. Üst üste gelmiş katmanlar durumunda yerleşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük