yıkıcı

yıkıcı
is.
1) Yıkmacı

Eski evlerimiz yandı, yıkıldı. Biz onlar içinde yaşayamaz olduk, alıcı çıkınca yıkıcılara sattık.

- H. C. Yalçın
2) sf. Bir şeyin zarar görmesine, bozulmasına, yok olmasına, ortadan kalkmasına yol açan, tahripkâr

O yıkıcı bozgunun sebeplerini öğrenmeye büyük önem verdi.

- F. R. Atay

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • TENKİD — Bir kimse veya şeyin iyi veya kötü taraflarını bulup meydana çıkarmak.Tenkid yapıcı veya yıkıcı olabilir. Tenkitten maksat, doğrunun ve yanlışın iyi niyetle ortaya konulması, hakikate ulaştıracak yolun ve imkânların gösterilmesidir. Sadece… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • Radyo Metropol FM — Logo des Senders Radyo Metropol FM ist der erste türkischsprachige Radiosender in Deutschland. Der Sender wurde 1999 in Berlin gegründet, wo er seinen Sitz hat. Radyo Metropol FM ist eine 100 prozentige Tochter der Deutschen Medien Union aus… …   Deutsch Wikipedia

  • Türkisch-Deutsche Industrie- und Handelskammer — Vorlage:Infobox Verband/Mitglieder fehlt Türkisch Deutsche Industrie und Handelskammer Gründung 22. Oktober 2003 Köln …   Deutsch Wikipedia

  • aşırı uç — is., cu Politika alanında sağ veya sol görüşlerin en ateşli ve yıkıcı kanadı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bomba — 1. is., den., İt. bomba Yan yelkenlerin alt yakasını gerip açmak için kullanılan yatay seren 2. is., İt. bomba 1) Canlı veya cansız hedeflere atılan, içi yakıcı ve yıkıcı maddelerle doldurulmuş, türlü büyüklükte patlayıcı, ateşli silah Çok sayıda …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bölücü — sf. 1) Bölme işini yapan, bölen 2) mec. Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık Cumhuriyet devrinde benzeri görülmemiş bölücü ve yıkıcı kanlı bir iç savaşın gerçekleşme noktasına yaklaştığı sırada... Anayasa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dinamitlemek — i 1) Dinamitle havaya uçurmak 2) mec. Bir girişimi, bir kuruluşu engelleyici, yıkıcı davranışta bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • menfi — sf., Ar. menfī 1) Olumsuz, negatif Hayatım üzerine yaptığı bu menfi tesirden kurtulamayacak mıyım? A. Gündüz 2) Her şeyi olumsuz ve kötü yanlarıyla ele alan Ortaya konanda kusur ararsanız, kusur bulursanız o zaman menfi adamsınız, yıkıcı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olumsuz — sf. 1) Yapıcı ve yararlı olmayan, hiçbir sonuca ulaşmayan, gözetilen amaca veya beklenilene uygun olmayan, menfi, negatif 2) Onaylamayan, kabul etmeyen, aleyhte olan 3) mec. Davranışları beğenilmeyen, yıkıcı düşünceleri olan, zararlı, menfi İnsan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saldırmak — e 1) Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı. H. C. Yalçın 2) Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak 3) den Gemi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”