- yırtıcı kuş
- is., hay. b.
Ehlîleştirilmemiş vahşi kuşlara verilen genel ad
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kuş — is., hay. b. Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler kuş bakışı kuşbaşı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yırtıcı — sf. 1) Beslenmek için başka hayvanları parçalayarak yiyen (hayvan) 2) mec. Kan dökmekten, insan öldürmekten zevk alan (kimse) Uzun bir müddet insanın yırtıcı hayvanat cinsinden bir mahluk olduğunu ispat için binbir dereden su getirdi. Y. K.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HILAB — Yırtıcı hayvan veya yırtıcı kuş pençesi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
câriha — (A.) [ ﻪﺣرﺎﺝ ] 1. yırtıcı kuş. 2. yırtıcı hayvan … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
atmaca — is., hay. b. 1) Kartalgillerden, ava alıştırılabilen küçük bir yırtıcı kuş, akkuş (Accipiter nisus) 2) Sapan … Çağatay Osmanlı Sözlük
balık kartalı — is., hay. b. Kartallardan, su kıyılarında yaşayan, balıkla beslenen, beyaz, kahverengi çizgili yırtıcı kuş, deniz tavşancılı (Pandion haliaetus) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kartal — is., hay. b. Kartalgillerden, genellikle kızıl siyah tüylü, çok güçlü, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran, iri bir yırtıcı kuş (Aquila) Kartal yükseldi yükseldi, kıyıdaki dağların üstünde küçüle küçüle göze görünmez oldu. N. Cumalı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
moymul — is., hay. b. Atmaca ve doğana benzeyen bir tür yırtıcı kuş … Çağatay Osmanlı Sözlük
rızık — is., zkı, Ar. rizḳ 1) Yiyecek, içecek şey, azık Arap kesesine Anadolu altını ve Arap kursağına Anadolu nun rızkını akıtacağız. R. H. Karay 2) din b. Tanrı nın bütün yarattıklarına verdiği nimet Bizden şerefli yırtıcı kuş, kan emen böcek / Tanrı m … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakallı kartal — is., hay. b. İri vücutlu, güçlü ve gagası çengelli yırtıcı kuş (Gypaetus barbatus) … Çağatay Osmanlı Sözlük