zorlayıcı

zorlayıcı
sf.
Zorlayan, mücbir

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • mücbir — zorlayıcı; zorlayan …   Hukuk Sözlüğü

  • buyruk — is., ğu 1) Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz, emir, ferman 2) Egemenlik Birinin buyruğunda yaşamak. Birleşik Sözler buyruk kulu başına buyruk Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller buyruğu altına girmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cebbar — is., din b., Ar. cebbār 1) Kudret sahibi Tanrı 2) sf., hlk. Becerikli, açıkgöz (kadın) 3) sf., esk. Zorlayıcı, zorba …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • forsmajör — is., Fr. force majeure Zorlayıcı sebep …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kelli — e., hlk. Sonra edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. Halikarnas… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mücbir — sf., esk., Ar. mucbir Zorlayıcı Birleşik Sözler mücbir sebep …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sıkı — sf. 1) Dar Sıkı bir kemer. 2) İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan Sıkı bir denk. 3) Zorlu, güçlü ve etkili En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir. B. Felek 4) Dikkatli, titiz… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tahammül — is., Ar. taḥammul 1) Nesnenin, güçlü, zorlayıcı dış etkenlere karşı koyabilmesi, dayanması 2) İnsanın kötü, güç durumlara karşı koyabilme gücü, kaldırma, katlanma Bu gece kendi kendimle uğraşmaya tahammülüm yoktu. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zecrî — sf., esk., Ar. zecrī Zorlayıcı, zorlayan, yasaklayan Birleşik Sözler zecrî tedbir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zecrî tedbir — is. İstenileni zorla yaptırmak için başvurulan yol, zorlayıcı önlem …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”