- çabuk olmak
- çabuk davranmak, oyalanmamak
Çağırınız kuzum, rica ederim çağırınız hem biraz çabuk olunuz
- P. Safa
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağırınız kuzum, rica ederim çağırınız hem biraz çabuk olunuz
- P. SafaÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çabuk — sf., ğu, Far. çābuk 1) Aceleci Çabuk ve kolay bir konuşma tarzı vardı. R. N. Güntekin 2) zf. Alışılandan veya gösterilenden daha kısa bir zamanda, tez, yavaş karşıtı Yazıma çabuk cevap geldi. A. Gündüz 3) ünl. Acele et, oyalanma anlamlarında bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hassas olmak — 1) duyarlı davranmak 2) çabuk duygulanmak Sanatkârlar böyle cümlelere karşı pek hassas oluyorlar. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
terk kılmak — çabuk olmak I, 350 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
HARM — Muhkem etmek, sağlamlaştırmak. * Davara yük vurmak. * İşinde çabuk çabuk olmak. * Udul etmek. * Kat etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ırgamak — i, hlk. 1) Çabuk olmak, davranmak 2) Oynatmak, kımıldatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
de — hadi,çabuk olmak … Beypazari ağzindan sözcükler
el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hassas — sf., Ar. ḥassās 1) Duyum ve duyguları algılayan Halıda kaybolan ayak seslerini evvela Peregrini nin hassas kulakları sezdi. H. E. Adıvar 2) Çabuk duygulanan, duygun, duyar, duyarlı, içli, alıngan İri yarı bir adam olmakla beraber pek hassastı. A … Çağatay Osmanlı Sözlük
acıktırmak — i 1) Açlık duymasına sebep olmak Bu hava, bu su insanı çabuk acıktırır. 2) Aç bırakmak, yeterince doyurmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük